Yunanistan’ın En Büyük Adası :Girit

Ege Denizi’nin güneyinde kalan Girit turizm açısından tüm dünyanın dikkatini çekmekte. Knossos, Faistos ve Gortis isimli arkeolojik alanları ile kendinden söz ettiren Yunanistan’ın incisi Girit, hem kendine has tarihi ile hem de eşsiz doğasıyla 12 ayın 12 ayı da tercih edebileceğiniz bir konumda yer alır. Minos uygarlıklarından kalıntıların, Bizans’ın etkilerinin, Türk ve Venedik eserlerinin yer aldığı Girit’i keşfe çıkmaya hazırsanız, başlıyoruz!

Görülmesi Gereken Yerler

Kandiye

Akdeniz’in en büyük beşinci adası olan Girit Adası’ndaki ilk durağımız Kandiye. Kandiye bölgesine ilk gittiğiniz zaman sizi karşılayacak olan masmavi sular ve Venedik Kalesi. İskelenin sonunda yer alan bu kale ile şehrin manzarası bütünleşince, iş ve ev hayatındaki tüm yorgunluklarınız son buluyor, bizden demesi! Gözlem kulesi olarak inşa edilen bu ve buna benzer tüm kaleler geçmişte dönemin hakimiyeti Venedikliler tarafından yaptırılmış. Kalenin altında yiyecek deposu, cephanelik ve hapishane yer almakla birlikte üst kısmında da askerlerin kararlar verdiği nokta bulunmakta. Hava karardı mı yanan deniz feneri ile birlikte kartpostalın içerisindeymiş hissiyle dolacaksınız! 2 Euro gibi bir ücretle kaleyi kışın 8.30 – 15.00 yazın ise 8.30 – 19.00 saatleri arasında gezebilirsiniz.

Knossos

Minos Uygarlığı’nın merkezi olarak bilinen Knossos, Milattan Önce 1700 le 1450 yılları arasında varlık göstermiştir. Girit’in üzerinde günümüze kadar gelebilmiş en büyük kalıntı olarak bilinmektedir. Knossos’a gittiğiniz zaman tarihsel bir serüven sizleri bekliyor olacak. Geçmiş tarihin nasıl bir düzende olduğunu, mimari yapısını ve dolayısıyla yaşam standartları hakkında fikir edinebilmenizi sağlayacak bölgede bir de muhteşem bir saray yer almaktadır. Büyük bir avludan oluşan, yüze yakın odası ile bilinen sarayda ayrıca, tiyatro ve tapınaklar da yer alır. Saraya girebilmeniz için 15 Euro ödemeniz gerekiyor. Öğrenciyseniz bu fiyat 8 Euro. Haftanın her günü 8.00 ile 15.00 saatleri arasında emrinize amade!

Girit Tarih Müzesi

Gezinizin hala Kandiye bölgesinde olduğunuzu düşünerek, şehre gelmişken Girit Tarih Müzesine de uğramanızı öneriyoruz. Milattan sonra 4.yüzyıl ile başlayıp 2.Dünya Savaşı’na kadar süren tüm kalıntılar burada sergileniyor. El yazmaları, heykeller, seramikler, takılar ne ararsanız var! Yunanistan’ın tarihi hakkında sizlere kanıtlarla bilgi veren bu müzeyi ziyaret edebilmeniz için tam 5 Euro, öğrenci 3 Euro gibi küçük bir ücret ödemeniz yeterli. Yaz ayları 9.00 – 17.00 arasında ve kış ayları da 9.00 – 15.30 arasında ziyaretçi kabul etmekte.

Balos Sahili

Girit Adası üzerinde yer alan sizi mavinin her tonuyla içine alan Balos sahili, tam bir keyif ortamı. Nefesleri kesen deniziyle tertemiz sahiliyle Türkiye’ye döndükten sonra özlemini duyacağınız sahil pembe kumlardan oluşur. Nadir bulunan bitki ve hayvan türüne yaptığı ev sahipliğinin yanında genelde sakin bir sahil arayanların ilk gözdesi. Sahile ulaşabilmek için Kissamos’tan Balos sahiline kalkan feribotlara binmeniz yeterli. Gerisi mi gerisi iyilik güzellik ve bol güneş kremi!

Resmo Tarihi Şehri

Tarihi ta 11.yüzyıla kadar uzanan Resmo, tam bir sahil kenti. Tarih kokan dar sokaklarıyla, büyüleyici Rönesans mimarisiyle gözlerinizi kamaştıracak Resmo, aynı zamanda yiyecek ve alışveriş seçenekleri açısından da oldukça geniş. Labirent tarzda sokaklarında kayboldukça, mola vermenize imkan sağlayan küçük köşe başı mekanları sizleri mutlu edecek. Resmo’da aynı zamanda Arkadi Kutsal Manastırı görebilir ve limanda turlayabilirsiniz. Manzaranın keyfini de artık bizim için de içeceğiniz bir kokteylle çıkaracağınıza eminiz!

Elafonisi

Geyik adası olarak da bilinen bölge Girit sınırları içerisinde yer alır. Gökkuşağı gibi bir renge sahip olan sahiliyle meşhurdur. Sığ sularla denizde korkmadan yüzebileceğiniz, güneşlenebileceğiniz, yemek yiyebileceğiniz kısaca tüm ihtiyaçlarınızı karşılayıp deşarj olabileceğiniz Elafonisi’nde de en az bir gün geçirmenizi öneriyoruz. Bu günün içerisinde mutlaka gün batımı da yer almalı bizden demesi!

Girit'te Yeme İçme

Tam bir Akdeniz havası taşıyan Girit daha çok yeşillik ve sebze ağırlıklı bir mutfağa sahiptir. Mevsimine göre buna deniz ürünleri de dahil olur. Zeytinyağlı severlerin mutlu ayrılacağı Girit’te yanında yoğurt ile servis edilen Girit yemekleri vardır. Zeytinyağlı sebzelerin yanında yoğurdun dışında Gamopilafo denilen pilav seçeneğini de değerlendirebilirsiniz. Dakosadı isimli salatayı yerken parmaklarınızı da yemeyin, çünkü tadı efsane! Şarabı ve Tsikoudia denilen rakısıyla da sohbetlerinizi canlandırabilir, felekten bir gece çalabilirsiniz! Hesabın yüzde 5 ile yüzde 10’u arasında bir bahşiş bırakmayı da unutmayın, arkanızdan ağlıyorlar!

Ulaşım ve Konaklama

Girit Havalimanı’na Türkiye’den direkt uçuş imkanınız olmasa da aktarmalı bir şekilde ulaşmanız mümkün. Uçakla gitmek isteyenler için öncelikle İstanbul’dan THY veya Pegasus aracılığıyla Atina’ya varmanız gerekiyor. Atina’dan da Selanik ve oradan da Girit’e giden feribotları kullanarak yaklaşık 2 saat içerisinde Girit’in serin sularına kendinizi bırakabilirsiniz. Girit’in herhangi bir bölgesinde geceliği 20 dolar ile 150 dolar arası gibi bir ücretle konaklayabilmeniz mümkün. Girit-İstanbul arası “tüm uçuşlar” ve “uçak firmalarının” “en ucuz uçak bileti” için aramalarınızın tümünü gidiyorum.com adresinden yapabilir, “kampanyalı uçak biletleri” fırsatlarından faydalanabilirsiniz. Bütçe ve tercihlerinize uygun otellerin erken rezervasyon fırsatları gidiyorum.com'da sizi bekliyor!